.

.

-

-
-

-

-
-

-

-
-

Ovacik

Ovacik

15 Nisan 2009 Çarşamba

Anadolu’dan Amerika’ya Ulaşan Kardeşlik Çağrısı

Tekst : Ömür Kayıkçı (Nord Carolina)
Foto : L.L


Sanatçı Ferhat Tunç İfade özgürlüğü, İnsan hakları ve müzikte sansürün işlendiği ders, panel, seminer ve toplantılar dizisine katılmak üzere Amerika’nın üç saygın üniversitesinin bulunduğu North Carolina eyaletine geldi. Duke Üniversitesi’nin provost tarafından desteklenen konuk sanatçı davetlisi olarak geldi. Ferhat Tunç 17-26 Mart 2009 tarihleri arasında Duke Üniversitesi, North Carolina Eyalet Üniversitesi (NCSU) ve North Carolina Üniversitesi-Chapel Hill’de (UNC) bulundu. Kendisine yöneltilen politika, müzik ve özgür ifade üzerine sorulan soruları yanıtladı ve tüm insanlığın hak eşitliği içinde, bir arada barışçı yaşama kavuşması için tüm halkların kendini özgürce ifade edebilmesinin ve siyasal haklarına erişmesi gerekliliğinin önemini vurguladı. Çeşitli etkinlikleri sırasında Ferhat Tunç’a etnomüzikolojist Prof. Dr.Louise Meintjesh, insan hakları avukatı ve uluslararası hukuk profesörü Prof. Dr. Cathrine Admay ve Güney Afrikalı sanatçı Roger Lucey eslik etti.

Sanatçı Duke Üniversitesinde Türk Öğrenci Topluluğu (TSA) tarafından da bir davet aldı. Türkiye gençliğini temsil eden 75 öğrenciden üç tanesi oradaydı. Bu noktada, öğrencileri diğer etkinliklerde de göremediğimi belirtmek isterim. Kendime sormadan edemedim: Türkiye gençliği Türkiye gerçeklerini gün yüzüne çıkarmak için soru sormayı bırakmış, ülkesinin siyasetinde aktif bir rol almak istemeyen ve kendi geleceğine sahip çıkmayan duyarsız bir nesil haline mi geliyordu?

Oysa Ferhat Tunç’u Amerika’nın saygın üniversitelerinde görmek Türkiye’nin kültürel zenginliğinin ülkeyi bölmeyeceği, aksine büyüteceği ve dünyada olumlu bir imajla yerini koruması demekti. Bu zenginliği belirgin ve kalıcı kılan sanatçı ve aydınlara sahip çıkması, Türkiye’yi sosyal ve demokratik bir ülke olarak daha da güçlü kılar. Ülkemizin kültürel çeşitliliğinin temsilcisi olarak Ferhat Tunç’u Amerika’da görmek barış dolu güzel bir geleceğin habercisiydi. Dilleriyle, dinleriyle, müziğiyle ve gelenekleriyle Türkiye’nin bir mutluluk ve kardeşlik tablosu çizmesinin önündeki engellerin kalkacağı umudunu güçlendirdi. Ferhat Tunç’un Amerika’ya böyle saygın bir davet üzerine gelişi bulutların artik üstünü örtemeyeceği, gökkuşağının renklerini barındıran bir ülkenin müjdesini verdi.

Ferhat Tunç kardeşliğe ve barışa davetini Amerika’dan tekrarladı.


Etkinliklerde ülkesinin sorunlarına kayıtsız kalmayan sanatçı olarak tanıtılan Ferhat Tunç, yasam hakkını, barışı ve kardeşliği konserlerinde ve makalelerinde dile getirmesinin ülkesindeki hukuk tarafından tehlike olarak algılanmasının Türkiye’de demokrasiye atılan bir çelme olduğunu söyledi. Kardeşlik çağrılarının dünyaya yayılarak Amerika’ya ulaşmasını, müziğin evrenselliğini ve en temel insan haklarından biri olduğunu gösteren bir ispat olarak yorumladı. Yasam hakkini savunduğunu, kardeşlik ve barış mesajları ilettiği müziğinin bölücülük olarak lanse edilmesinin Avrupa Birliği’ne katılma surecinde olan ve ifade özgürlüğüne olan tavrı büyüteç altına alınan Türkiye’ye puan kaybettireceğini de ekledi.

Uluslararası çapta müzisyen ve bestecilerin ifade özgürlüğünü savunan ve sansüre hayır diyen bir kuruluş olan “Freemuse”-dünya özgür müzik forumu- Ferhat Tunç’un müziğine yapılan sistematik sansür ve saldırıların insan hakları ihlali olduğunu bildirmiştir. Ürkütücü bir şekilde artan müziğe sansürü ve özgür ifadeye baskıyı dünya gündeminde tutmak üzere kurulan Freemuse Ferhat Tunç’u 2003’te kuruma davet etmişti. 2006’ yılından bu yana, Türkiye elçisi olarak atanan Ferhat Tunç, Freemuse’un diğer altı elcisiyle birlikte temel insan haklarından biri olan müzikte ifade özgürlüğünün dünya çapında savunuculuğunu yapmaktadır.

Bulunduğu her etkinliğe öğrenci, akademisyen ve toplumun diğer kesimlerinden gelen yüzlerce dinleyici katıldı. UNC-Chapel Hill tarih bölümünde, modern Ortadoğu dersini konuk olarak veren Tunç, Türkiye’nin kültürel zenginliğini, yakin tarihini ve Türkiyeli aydınların ve sanatçıların içinde bulunduğu durumu anlattı. Son otuz yıldır kadin, erkek, genç yaşlı on binlerce Türkiyelinin ölümüne sebep olan şiddete son vermenin yolunun Türkiye halklarının eşitliğinden geçtiğini vurguladı. Tunç’un vurguladığı bir diğer nokta ise tökezleyen demokrasiye çektirilen acılara son verilmesiydi. Sanatçı aynı gün Duke Üniversitesi’nde müzik, politika ve aktivizm adlı lisansüstü derse konuk oldu. Derste sanatçıya, yaptığı müzik ve müziğin ifadesi ile mesajlarını müzikteki yaratıcılığını nasıl kullanarak ilettiği üzerine sorular soruldu.

Ferhat Tunç insan hakları serileri dâhilinde “direnişçiler ve askerler için ağıtlar” adında ocak ayından beri yerel ve okul gazetelerinde tanıtılan, afişleri Durham ve Chapel Hill‘e yayılan bir konser verdi. (
http://dukeperformances.duke.edu/programs/artpoliticsnow/tunc.php)
Salonda ogrencisi, akademisyeni, calışanı, Amerikalısı, Afrikalısı,Hindistan ve Turkiyelisi herkes vardı. Hepsi de Ferhat Tunc’un sesinden ve seslendirdiği Türkçe, kürtçe ve Eremenice şarkılarından büyülenmiş ve etkilenmiş görunüyordu. Salondaki dinleyiciler gerek alkışlarla gerek sözlerle Tunc’a eşlik etmeyi ihmal etmediler.

Ferhat Tunç’un yoğun bir proğramı vardi. İnsan hakları ve uluslararası hukuk profesörü Güney Afrika’lı Prof.Dr. Catherine Admay ile hakkında açılan ve devam eden davalarını konuştu. Duke Üniversitesi’nde etnomuzikoloji profesörü Louise Meintejs ise müzigin evrenselligini kullanarak siddeti reddeden, barışa davet eden Ferhat Tunç’un müzigini analiz etti ve Guney Afrika’da ırk ayırımcılığina karşı yapılan müzikle karşılaştırdı: zulüm ve baskı altında oluşan müzik her mekanda ve zamanda aynıdır.
Her ikisi de Freemuse- dünya özgür müzik forumu- elçileri olan Ferhat Tunç ve Roger Lucey müzik ve aktivizm adlı panelde müzik, insan hakları ve aktivizmin keşiştiği noktaları tartıstılar ve yöneltilen sorulara cevap verdiler
(
http://www.duke.edu/web/rightsatduke/calendar.html#tun).
Ferhat Tunç Türkiye’nin demokratikleşme sürecinin Türkiye’nin kültürel zenginligini ön plana çikarmasıyla hızlanacağını vurguladi. Ülkenin kültürel zenginligini ve tarihi mirasını belirginleştirmek isteyen Hrant Dink ve Ahmet Kaya’nın başına gelenleri anlattı. Sanatçı, tarihini ve kültürünü kucaklayan bir ülkenin güçlü bir ülke olacagina dikkat cekti.

Sanatı ve müzigi sistematik bir şekilde yasaklanan ve yokedilmeye calışılan Güney Afrikalı Roger Lucey de kendi ülkesinden örnekler verdi. Vatandaslıktan atılan ve sansüre uğrayan Lucey’e yöneltilen suçlamalar, Ferhat Tunç’un uğradıkları gibiydi. O da ülkesinde yaşananları müzigin evrensel diliyle anlatmayı ve kardeşlige çagri yapmayı denemişti. Tunc ve Lucey’nin verdiği mesaj suydu ozetle: Sanat hayatın bir parçasıdır ve sanatçı olarak hayata duyarsız kalamayız.Ülkesinin gerçeklerine duyarsız kalmayan yazarlar ve sanatçılar her zaman kolay hedef olmuşlardir.

Kardeşlik Çağrısı Okyanusları Aşıp Anadolu’dan Amerika’ya Ulaştı.


Ferhat Tunç, burada kaldığı günlerde Duke Univesitesi insan hakları dersinde ve North Carolina Eyalet ünivesitesinde (NCSU’da) “yargılanan müzik” adlı panelde konustu. Prof. Dr. Catherine Admay’in bulunduğu bu panelde insan hakları mahkemesinde “double jeopardy” diye isimlendirilen ve aynı suçtan ikinci kez ceza kovuşturması yapılmasi diye tanımlanan kavramın Ferhat Tunç’un yargılama sürecini nasil etkileyecegi konuşuldu. Aynı zamanda barış ve kardeşlik kelimelerinin içinde vuku bulduğu sistemlerde nasıl cezalandırıldığı tartışıldı.
(
http://calendar.activedatax.com/ncstate/EventList.aspx?fromdate=3/1/2009&todate=3/31/2009&display=Month&type=public&eventidn=2471&view=EventDetails&information_id=7608&print=print).

Sanatçı Ferhat Tunç Nord Carolina’da bir hafta süren bu yoğun çalışmaların ardından 29 Mart günü San Francisco’da Newroz kutlamasına katıldı. Kürt ve Türk göçmenlerin yoğun katılım gösterdiği konserde sanatçı Ferhat Tunç,Kürtçe ve Türkçe seslendirdiği şarkılarla salonu çoşturdu. Seçimler ve sonrasında olası gelişmeler hakkında düşüncelerini de açıklamayı ihmal etmedi. Sanatçı Ferhat Tunç, 31 Mart günü Amerika seyehatini noktalayarak Türkiye’ye geri döndü.

Aydın ve sanatçılarımız Türkiye’nin demokratikleşme sürecinde karşilaştığı sorunları tanımlayarak ve ayni zamanda sorunlardan çok bu sorunların çözümlerine odaklanarak ısrarla ve yorulmadan güzel bir geleceğe yol açmaktadırlar. Ferhat Tunc’un Amerika daveti bu emeklerin karsılığının alınmaya başlanması olarak anlamamız önemlidir. Ancak, yılların emeklerini boşa çıkarmamak ve bu başarıları sürdürmek Turkiye gençliliğinin sorumluluğudur. Türkiyeli gençlerin bu sorumluluğu kavraması ise ülkesindeki yaşama yabancilasmayıp, duyarlı olması ve ülkemizi güzel günlere tasıyan etkinliklerde aktif olarak yer almasından geçer. Bu sorumluluğun bilincinde olan gençlik Turkiye’yi güneşli yarınlara cok daha hızlık ulaştırma gücüne de sahip olacaktir.

ÖMÜR KAYIKÇI
(Biology Department
Duke University

kayikci@duke.edu



Ingilizce haber ve yorumlar:

http://news.duke.edu/2009/04/tunc.html

http://ondacarolina.blogspot.com/2009/03/music-as-resistance.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder